Aliud, basit bir  tarifle, borçlunun borçlanılan edimden başka bir şey teslim etmesidir. İnşaat hukukunda aliud ifaya örnek olarak sözleşmede belirlenen ve teslim edilen daire arasında yüzölçümü açısından fahiş fark olması ( örn 100 metrekare olması gereken bir bağımsız bölümün 50 metrekare teslimi), 3 odalı olması gereken dairenin 2 odalı olarak teslimi, 15 katlı bir apartmanda sözleşmede olmasına rağmen asansörün yapılmamasını verebiliriz. Bu durumlarda değişik eser teslimi söz konusu olduğundan yüklenici açısından borcun  hiç  ifa edilmemesi sonucu doğar. Burada dikkat edilmesi gereken aliud   ifanın ayıplı ifa olmamasıdır. Çünkü ayıplı ifada aslında yüklenici taahhüt ettiği yapıyı teslim etmekle beraber yapıda maddi,hukuki noksanlıklar bulunmaktadır. Bu sebeple aliud ifanın olduğu durumlarda Borçlar Kanunu 475.maddeye değil 112.maddedeki genel hüküme gidilmesi gerekir.

Keza Yarg HGK , 9.12.1992 T, 1992/15-649 E, 1992/732 K sayılı kararında, ” Yüzölçümünde noksanlığın fahiş boyutlara ulaştığı ve uygulamada zaman zaman karşılaşılan 3 odalı yerine iki odalı daire teslimi gibi hallerde ise değişik eser (aliud) varlığı söz konusudur. Kuşkusuz bu durumlarda borcun ifasına dair genel hükümlere başvuralabilecektir.” denerek   aliud ifa konusunda tanım yapılmış ve başvurulacak hukuki yollarda belirtilmiştir.